28 Nisan 2011 Perşembe

Hatice Gökçe Sample Sale

Hatice gökçe önceden burada duyurduğum yeni mağazasında 25 Nisan-5 Mayıs tarihleri arasında indirim var, haberiniz ola. Kaçırırsanız üzülürsünüz...

26 Nisan 2011 Salı

AIDS-H&M

H&M gençlere ve hala güvenli seks nedir bilmeyen orta hallicelere HIV/AIDS hastalığından korunma mesajını yayma amacıyla sınırlı sayıda üretilen Unisex koleksiyonlarını bugün İstinye Park mağazasında satışa sundu. Ürünler bitmeden gidip görmenizi tavsiye ederim.
Benim favorilerim ise bunlar...

23 Nisan 2011 Cumartesi

Blogumu Devrettim

Bu 23 nisan. Her yıl 23 nisanda insanlar yerlerini çocuklara verir.Bende bu yıl blogumu 1 günlüğüne Eren'e devrediyorum. Eren UNICEF yararına Roche tarafından düzenlenmiş "Geleceğin yıldızı sensin! Ne olmak istersin?" resim yarışmasına katıldığı resmini sizinle paylaşmak istedi. Ben de onu kırmadım. Çünkü bugün onun günü. Eren şuan 8 yaşında ve büyüyünce Astronot olmak istiyormuş. Dünya'nın atmosferi dışındaki uzayı çok merak ediyormuş.Yıldızlar,gezegenler,vs
Eren'i tebrik eder hayatının geri kalanın da tüm hayallerinin başarıyla gerçekleşmesini dilerim. :)

Blogunu bugün çocuklara devretmek için 23nisanblog@gmail.com mesaj atmanız yeterli.Konu olarak UNICEF yazmayı ve mesaj bölümüne blogunuzun linkini koymayı unutmayın.

Bu sayede bugün devredilen her blog için H&M yardıma muhtaç çocuklara 1000 adet kıyafet bağışlayacak.
Türk Telekom ise ihtiyacı olan okullara 10 adet bilgisayar bağışlayacak.
Bu bağışları gelecek günlerde bu adresten benim de edeceğim gibi takip edebilirsiniz... http://friendfeed.com/23nisanblog


21 Nisan 2011 Perşembe

!Box!Box!Box!Box!Box!Box!Box!Box!

Hani hatırlarsınız boyner de filan standları vardı. Küçücük kare bir kutunun içine sığdırmadıkları giyim eşyası kalmadı. Şimdi ise değişti.Büyüdü ve genişledi. Kocaman mağazalar açtı. Neden mi? Çünkü yaptıkları gömlekler,pantolonlar,şortlart-shirtler,çoraplar vs küçük kutularına sığamaz hale geldi.Paylaşacakları orijinal fikirleri çoğaldığı için kocaman kocaman mağazalar açmaya başladılar. Şimdilik yeni açılan Sapphire İstanbul ve Marmara Forum da büyük mağazaları var. İstiklal caddesindeki küçük mağazayı unutmayalım:) Ben Sapphire mağazasını gezdim. İçeri girer girmez ilk önce mağazanın fresh kokusuna vuruluyorsunuz. Sonrasında gezmeye başlıyorsunuz ve ilerde bıyıklı trikoyu görüyorsunuz ve aşık oluyorsunuz.
Sonra kabine yöneliyorsunuz.Ağınız açıkkalıyorsunuz. Neden mi?
Kabinler rengarenk her kabinin ayrı bir rengi var. Ve U şeklinde her kabin.:) Sanki genel evlerdeki özel odalara girer gibi hissetsem de gördüğümde beynimden vurulmuşa döndüm. Çok orijinal bir fikir. Ayrıca mağazanın tasarımını da çok çok iyi!.Bu yazıyı okumakla olmaz. Gidin,görün görmeden değişime tanık olamazsınız. Bu zevki yaşamalısınız. Peki bu marka Hangi marka?
Bu hala soru zihninizi meşgul ediyor mu? Ediyorsa çok ayıp. Tabi ki de Ve şu an t.box mağazalarında indirim var, 1. ürün %30 2. ürün de %50! İndirim zamanı bitmeden yetişmeye bakın... Ürünlerin bir kısmına aşağıdaki fotoğraflardan bakabilirsiniz...

Do you remember, there were stands in Boyner? There wasn’t any kind of cloth that they could’t make it fit into a diminutive square box. But now it changed. Grew up and extended. They opened enormous shops. Are u asking why?

Because the shirts, trausers, shorts, t-shirts, socks etc. that they produce couldn’t fit into tiny boxes anymore. They started to open new stores because the original ideas that they are gonna share accrued.
For now, they have big stores in Sapphire Istanbul and Marmara Forum. We shouldn’t forget the little store in Istiklal Street. You must go and see. You can’t be witness the change without seeing there.

I wandered the new store in Sapphire. Once I had stepped in the store I fell in love with the fresh smell. Thereafter I started to stroll around and saw a jumper having a moustache and fell in love. Then I shepherded the fitting room and I shocked. Are u asking why? Because the fitting rooms are colourful and each cubicle has a different colour . I felt like I was stepping in a private room in a panel house but i found the idea so original.And i also liked the design of the store. It is imposible for u to understand by reading this. You should go and visit the store. You should try this pleasure. Which brand? Is this question engaging ur attention? What a shame! Of course T.Box. I am making mention of

Belki o bıyıklı trikoya bitmeden sen sahip olursun?

PS:
Bundan sonra girdiğim postlara ingilizce de yazılacak. Benim ingilizce bilgim yetmediği için arkadaşımın yardımıyla olacak...

19 Nisan 2011 Salı

Sex Sells /Muhafazakarlaşma

Kadın parfümü reklamlarında...
Erkek parfümü reklamlarında...
Çeşitli dergilerin editoriyallerinde...
Vogue İtalya. Fotoğrafçı Mert Alaş & Dazed Confused
Vogue Kore,fotoğraf Mer Alaş.Tulum Hakan Yıldırım. &Madame Figaro
Markaların yeni sezon reklam kampanyalarında...
Pull and Bear& Lous Vuitton
Jesica Stam&Dsquared kampanya fotoğrafı Mert Alaş...
Her yerde sex sattırır.
Bir süredir sex sels yazısı için topluyordum bu fotoğrafları.Geçtiğimiz günler de Ekşi sözlük de "Burası seks otobüsü değil diyen iett şöförü" başlıklı yazıyı okudum. Bu yazı ile birleştirerek paylaşmaya karar verdim. Çünkü Türk tasarımcılar tarafından bu tarz kıyafetler dikiliyor ve Türk fotoğrafçılar tarafından bu şekilde fotoğraflar çekiliyor. Türkiye de bu zihniyette olan insanlar da var! Bunu göstermek amacım. Ama bir yandan da endişe duyuyorum çünkü;

Taksimdeyiz,hava çok soğuk hepimiz trenhcoatlarımızla çıkmışız sokağa. Neyse asıl anlatmak istediğime gelecek olursam; 2 kız 2 erkek istiklal de kol kola girmiş yürüyoruz. Sonra birden önümüze grup çıktı. 1kız 1 erkek olarak 2 gruba ayrılmak zorunda kaldık. 2-3 dakika bir araya gelemedik. Her şey normal,sonra birleştik. 4 kişi, kol kola yürüyoruz. Galatasaray'ı geçtikten sonra mecburiyetten yine ayrıldık ama bu sefer 2 erkek 2 kız gruplaşarak... 3-4 dakika bir araya gelemedik. Yine en kalabalık akşamlarından... Yürüyoruz birbirimizi arıyoruz. Bir yandan da üşüyoruz sımsıkı birbirimize sarılmışız. Farkında değiliz. Etrafımız da ki insanlardan "aaaa gay oğlum!","bebeğim gaylere bak","hişş hişş" gibisinden sözlere maruz kaldık. Ne oluyoruz olduk bir anda... Biz üşüyoruz insanlar bizimle dalga geçiyorlar... Biz de dalgamızı geçip yürüdük. Tabi sonradan düşündüm de aslında ülke olarak acınacak ve rahatça hor görülebilecek haldeymişiz! Üzüldüm. Nasıl değişiriz bilmiyorum. Ama bu düşünce tarzını değiştirmezsek ileride muhafazakar ve dar zihniyetli bir toplum olacağız. Ne yapmalıyız? Orada bizimle dalga geçenlere cevap mı vermeliyiz? Yoksa gülüp geçmeli miyiz? Eğer gülüp geçersek daha büyük sonuçlar ortaya çıkar mı? Sorularımın hepsine cevap istiyorum. Yani rica ediyorum.

Bu zihniyette insanlar da çok fazla ve toplumumuzun geneli böyle. Ben muhafazakarlaşmayı desteklemiyorum ve bana tehlikeli geliyor. İran,Suudi Arabistan vb ülkeler gibi olmak! Yok yok bana göre değil. Bana göre gidilen yol,yol da değil!


14 Nisan 2011 Perşembe

Burbery Prorsum Satın Almak İster Misiniz?

Burbery Prorsum Nisan lookbook'nu yayınladı. Öne çıkanlar tabi ki şeffaf çantalar ve o kırmızı trençkot.Kendime şeffaf siyah kumaş görürsem alıp kendime dikeceğim.Burada ki yazımda şeffaf trençkotlardan bahsetmiştim.:) Tıklayınız.

Nisan lookbook ıslak videosunu izlemek isterseniz de buraya tıklayınız.
Satın almak için veya detaylı bir inceleme yapmak isterseniz. Tıklayınız.

11 Nisan 2011 Pazartesi

Meine Fliegen Kollektion

Kendimce bir girişimde bulundum,altından da kalkabileceğim inşallah. Yaklaşık 22 parçalık papyon koleksiyonu hazırladım. Bu papyonların hepsi tek ve bir eşleri daha yok. Bir de bu ilk girişimimin önem verdiğim yanı ticari bir amaç gütmeden, hayvanlar için bir şeyler yapmak. Papyonların ederleri kadar hayvan barınaklarına yardım.Bunları ben nasıl bileceğim peki? Bana yardım yaptığınıza dair makbuzunu ya da mama almışsınızdır onun fişinin fotoğrafını bana yollamak. Tabi bu yapacağınız yardıma bir sınır koydum. Sınır da 15TL altında yardım kabul edemeyeceğim.
Yazmazsam olmaz. Bu fikrin kaynağı Stil direktörünün hayvan barınaklarına yardım yapanlara header veya blog teması yapmasından ilham alarak yapıyorum. tıklayınız...

Buraya kadar ki fotoğraflar Ozan Eicher tarafından Galata serdar-ı ekrem sokağında çekildi.






9 Nisan 2011 Cumartesi

Niyazi Erdoğan Piksel Spring Summer Sale!! For La Mariquita Galata


Niyazi Erdoğan İçin Galata La mariguita'ya uçuyoruz :) Ben hazırlandım. Koltuğumdaki yerimi bile aldım.Tabi emniyet kemerimi bağlamayı unutmadım.Sonra ayın sonu gelmiyor yahu.
Bu ceketlere ve pantolonlara sahip olmak için ne sen hala koltuğunda oturmuş bu yazıyı okuyorsan.Ayıp ediyorsun. Hadi kalk,hazırlan.Bin galata otobüsüne galatada in kuledibine gel galata kulesi sokağına gir tam orada! Belki orada karşılaşırız :)
Facebook La Mariguita

7 Nisan 2011 Perşembe

Muhteşem Gün Başlangıcı ve Lacoste Hediye

Bu sabah yatağımdan dans ederek kalktım.Şahane bir sabah geçiriyorum.Umarım sizde bu cuma gününe güzel bir başlangıç yapmışsınızdır. Umuyorum ki enerjimi bugünkü sınavlar yüzünden sabahın en erken saatinde yükselen enerjim gün içinde tükenemez. Harika bir duygu.Yaşadıklarımı ve içimdeki kıpırtıyı sözcüklere dökmek imkansız. Eminim bir sabah siz de benim gibi enerjik uyanacaksınız. Eğer uyanmazsanız dertlenmeyin...
Stil direktörünün yazdığı hayal panosu yazısını okumanızı şiddetle tavsiye ederim. Şiddet yanlısı değilim ama bunu okumalısınız.İnsanı müthiş rahatlatıyor ve yaşam tarzınıza da bunu yansıtırsanız demeyin keyfinize. :) Okumak için tıklayınız...

Uyanır uyanmaz dün paylaştığım yazının istatistiklerine baktım ve inanılmaz mutlu oldum. Enerjim çok daha yükselmiş durumda. :) Sizlere çok teşekkür ederim. Dua mı yineliyorum.Allah isteyen herkese bir albino hastası sevgili nasip etsin. :)

Bu sabahın güzel bir haberi 18 dk önce Lacoste'dan gelen maili sizler ile paylaşıyorum.:) Sanırım bu sabah benim kadar erken bir blogger kalkmadı ve ilk yayınlayan ben oluyorum. :)
Lacoste annelerimize sürpriz yapmamız için bizi bu güzel hediye'ye teşvik ediyor. Benim gibi kararsızlar için bu mail bana çok yardımcı oldu.Sanırım ben annemin hediyesin buldum. :)
Bu güzel sabaha Lady Gaga Born This Way (o böyle doğdu) şarkısı ile uyandım.Bu enerjik halimin diğer bir sebebi. :)

6 Nisan 2011 Çarşamba

Marshata Manson ile Sohbet

Bana ve benim dünyamı takip edenlere biraz kendinden bahseder misin?
15 mayıs 93 doğumluyum fizik olarak hep büyük gösterdiğimi söylüyorlar benim için bazen bu bir avantaj haline dönüşüyor ama 60 yaşına geldiğimde nasıl olacağım merak ediyorum umarım 100 gibi olmam. =) Şimdi güzel sanatlar lisesi resim bölümünde okuyorum hayatımın büyük bir bölümünü hatta tamamını sanat oluşturuyor sanat hayatıma yön veren bir olay.
Gelecekteki hedeflerin neler?
Ah tabi bu sene son senem lisede önce iyi bir üniversiteye gitmeyi arzuluyorum.Sonrası zaten gelecektir eminim yani yaşadığım bu küçük şehirden kurtulup daha merkezi bir yerlerde hayatımın 4 senesini geçirmeyi istiyorum.Her nerede olursam olayım üniversiteden sonra kesinlikle Paris'e yerleşmek ve orada kariyer yapmak istiyorum.Daha sanat dolu bir hayat için her türlü ufuktan bakmaya çalışmak istiyorum ömrü hayatım boyunca sanırım sadece sanat yapmak istiyorum.
Blog yazmaya seni ne itti? Karar aşamasında tereddütlerin var mıydı?
Uzun zamandır lookbook kullanıcısıyım.Oradan esti diyebilirm yani hemen hemen bir çok insanın kişisel bir blogu vardı neden benimde olmasın diyerek başladım ve blog dünyasına atıldım.Düzenli olarak bir-buçuk yıldır blog tutuyorum.Tereddütlerim oldu ah acaba tutarmı tutmazmı insanlar beğenir mi beğenmez mi. =)
MARSHATA MASSON nasıl ortaya çıktı?
Bu biraz geçmişimle alakalı.Henüz küçük bir çocukken ben dünya da değilde Mars'da yaşadığımızı sanıyordum.Babama her dolunay çıktığında baba orası Dünya mıı birgün beni dünyaya götürür müsün? Lütfen baba çok merak ediyorum!! Gibisinden şeyler söylermişim,şimdi buna gülüyorum tabi blog açarken de aklıma bu geldi Mars-ata olsun demiştim ama sonra arasına bir "h" koydum ve marshata oldu :) masson da yanına çok yakışıyor bence. :D
Seni sürekli yaptığın çekimler ile görüyoruz. Bir çekim için yaptığın hazırlıkları aşamalarını anlatır mısın?
Çekim için yaptığım tek hazırlık off ben ne giycem oluyor bunuda bir kaç dakika içinde karar veriyorum.Çekim için yaptıgğım hazırlıkların içinde haftalığımın yarısını kıyafetlere ayırmakta gelmiyor değil. :)Yani yaptığım özel bir hazırlık yok .
Blogunda ki fotoğrafları kim çekiyor?
Fotoğraflarımı en yakın arkadaşım Merve çekiyor kimisini de kendim çekiyorum tripot ile. =)
Gerçekten çok iyi bir yüzün var.Sana bir markanın reklam yüzü teklifi gelse,bu hangi marka olurdu? Yada çalışmak istediğin bir marka var mı?
Hahahaha önce teşekkür ederim iltifatın için.Yani sanmıyorum ben böyle birşey olabilcegini ama american apparel bazen bloggerlar'ı reklamlarına taşıyor.Belki gelcekte böyle birşey olur blogum daha iyi bir blog olursa. :)
Blogunda zaman zaman yaptığın sanat çalışmalarını da paylaşıyorsun.Sana ilham veren şeylerin var mı?
Yani çok fazla bir olaylardan ilham alan birisi değilim çalışmalarım genelde içimdeki enerjinin bir dışavurumudur. İçimdeki çözümsüz soruların cevabıdır.
Moda ile ilgili neler düşünüyorsun? Sana ne anlam ifade ediyor?
Moda benim için bir tutku.Moda olmazsa cidden olmaz!
Geçtiğimiz aylar da IFW vardı.Bu yıl sende katıldın. Genel olarak izlenimlerin nedir?
Bu benim katıldığım ilk fashion week di.Benim açımdan bu iyi birşey.Bazı tasarımcıların çalışmaları olabildiğince hayal kırıklığıydı,kimisinin de de olabildigince heycanlıydı.Ama en güzeli ortamdı.Harika bir hafta geçirmiştim İstanbul da harika kişilerle tanıştım.Uçakta iner inmez off yine geldim bu şehir'e diyecek kadar.:)
Bu aralar moda da cinsiyet kavramının olup olmadığı hakkında birçok söylem var. Sen ne düşünüyorsun?
Yani bence insan nasıl rahat, özgür ve aşıksa ona göre giyinmeli.Sonuçta seçtiğimiz kombinler insanın psikolojisin birer yansımasıdır diye düşünüyorum.Bir çok insan içini böyle döküyor ve engel olmamak lazım.Bende bazen kadın bölümde bir pantolon beğendiğim de alıyorum.Önemli olan kişinin onu beğenmesi ve onu giydiğinde kendisini mutlu hissetmesi bence.
Dolabına en son dolabına ne ekledin?
En son bu hafta zara women den efoşman altı gibi birşey aldım.Belki yarın blogumda görürsünüz =)
Türk erkeklerinde senin gördüğün giyim hataları neler?
Çok fazla yüksek bel giymeleri hatta ona yüksek bel bile denilmez neredeyse göğsüne gelicek!Bence Türk erkekleri giyimden önce hayata bakışlarını degiştirmeliler!Sokakta o kadar çok appaci var ki!!!
Mesela İtalyan erkeklerinin giyim kuşamı ün salmıştır. Sence hangi ırk iyi giyiniyor?
Ben fransızlara ve İngilizlere bayılıyorum.. :)
Moda başkenti olarak birçok kişi NY'der. Sen ne düşünüyorsun?
Bilmiyorum, bence Paris bu işin başkenti veya Milano.Amerikalılar süper güç oldukları için ister istemez her alanda gelişme göstermiş ve moda da bunlardan birisi belki de Amerikan modası pek fazla ilgimi çekip beni heyecanlandırmadığı için bunları söylüyorum. Ama sonuçta onlar istediği oyuncağı alan kişiler.
1 hafta bile olsa kimin yerine geçmek isterdin?
mm Anna dello russo olmayı çok isterdim sanırım :D
Sürekli takibinde olan tasarımcılar,şarkıcılar,ressamlar kimler? Başka bir deyişle Sürekli takip ettiğin bir kişi veya kurum var mı?
Yani sonuçta hepimiz internet başında gerek moda sanatçılarını, gerekte görsel sanatçıları ister istemez takip ediyorum.Özel olarak takip ettiğim bir tek Anna dello russo var :)
İkon olarak gördüğün bir kişi var mı?
Anna Dello Russo'nun hayata bakışı tarzı beni etkiliyor.
Marshata'yı (selim) daha iyi tanımak için biraz daha özel sorular...
Kendin de beğenmediğin bir yanın,yerin var mı?
Aslında kendimle pek barışık birisi değilim.Bazı olaylara fazla takmam ve üzerine gitmem beni bazen duygusal çöküntülere uğratıyor.Bu alışkanlığımı son dönemlerde yenmeye çalışıyorum.
Kendinle ilgili Elinden gelse neyi değiştirirdin?
Elimde olsa kendimi mutlu ederdim.Sonsuza kadar hemde. =)
Hayat felsefen var mı?
Bugün için değil yarın için yaşamak :)
Kişisel bakımın için kullandığın özel ürünler var mı?
Mmm kendime bakan birisi değilim pek açıkcası sadece ruhumu rahatlatmaya çalışırım :)
Herhangi bir aksesuara takıntın var mı?
-Papyonları kravatları çok seviyorum rengarenk çeşit çeşit olsun istyorum hepsini istiyorum.


Marshata ELLE Türkiye'nin ayın bloggerin de aday. Şuan birinci sırada ama destek olsak fena olmaz değil mi? :)

Sizlere ara ara yaşam tarzıyla ve görüntüsüyle beni etkileyen insanları size tanıtmak için bu tür sohbetleri şimdilik ara ara ama ilerleyen zamanlarda düzenli olarak paylaşacağım.Yeni bir insan tanımanın keyfini sürün. :)

3 Nisan 2011 Pazar

Albino

Albino ne yağğ? Gibi bir soru kafanız da oluşmuş olabilir.Hemen cevaplıyım. Bir deri hastalığıdır.Tıp da adı akşınlıkmış.
Vücudumuz da ki Epidermist de sert ve ölü hücreler varmış.Buraya korun tabakası deniyormuş. Bu tabakanın altında da malpighi tabakası varmış. Bu tabaka da derimize rengini veren bir melanin pigmenti sentezleniyormuş. Bu pigment sentezlenmez ise eğer kaşınız,saçlarınız,deriniz ve vücudunuzun aklına gelebilecek her yerinde çıkan kıllarımız beyaz ya da hafif pembe oluyormuş.
Az sentezlenir ise derinizin bazı bölgeleri beyaz oluyormuş. Akşınlık çok rastlanmasa da bedensel özürlülük ve zeka geriliği yaratıyormuş.Akşın hastalığı olanlar güneşte fazla kalamazlar,kalırlarsa ölebilirler...
Akşın hastalığı sadece insanlar da değil hayvanlarda da varmış. :/
Gelelim bizi daha çok ilgilendiren kısıma.
Moda dünyasında bir albino model furyasıdır gidiyor...
Podyumlarda artık albino model aranıyor,Markalar kampanyaların da albino model kullanıyor. Ne iş? dedim.Biraz araştırdım. Markalar bunu daha ilgi çekici daha özel olduğu için seçiyormuş. Gayet mantıklı!
Mesela Shaun Ross Paris Moda Haftasına çıkan ilk Afrika kökenli manken. Evet ırk ayrımı yok bu hastalığın Afrikalılar da akşın hastası olabiliyor...Ayrıca Shaun Ross'u Katy Perry-E.T. klibinin son sahnesinde görebilirsiniz...
Stephen Thompson ise Givenchy'nin S/S 2011 kampanyalarında modellik yaptı.
Çinli model Connie chiu ise Jean Paul Gaultier'e fotoğraflarını göndermiş.Sonrasında Jean Paul Gaultier'in defilesine çıkmış.:) Jean'ın anahtarı Connie'e moda dünyasında birçok kapıyı aralamış. Terrt Richardson,Morten smidt ile çalışmış..
Diandra Forrest ise öyle ünlü markalara,tasarımcılara modellik yapmadı ama onu ekliyorum çünkü onu çok sevdim. Sevgilim olsun! Açtım ellerimi, dua ediyorum,Allah isteyen herkese albino hastası olan sevgili yapsın.
Amin!

1 Nisan 2011 Cuma

Color Block

Kadınlar için post hazırlamak uzun zamandır yapmak istrediğim bir şeydi sanırım şuan adım atmış oluyorum. Konumuz bu yazın hit olacak renkleri.
Tabi bu yaz herkes ayakkabıdan,tırnağa,kıyafetten,saça, rengarenk olacak. 3 rengi birbiriyle birleştirip kullanacak. Renk renk desen desen kıyafetleri giyecek. Desen desen demişken bu yaz desenleri birbiriyle karıştırmak da yeni trendimiz. Bu trendin adı da colorblock oluyormuş falan. Neye göre kime göre? Sen yine kendi istediğin bütün renkleri birleştir giy. Ha bütün renkler siyah oldu diyorsan, Küçük siyah elbise her zaman in.





Rengarenk olacağız ama öne çıkacak renkler tabi ki var Turuncu ve beyaz diğer renklere göre daha fazla kullanılacak.
Mesela Beyaz dantel veya düz beyaz bir elbiseyi bu yaz dolabınıza katmanız gerekiyor...
Beyaz neyse de NŞA da turuncu bana hep itici gelmiştir. 2. sezondur da elim hep turunculara gidiyor.Haydin hayırlısı...
Bana da turuncu pantolon almak farz oldu. A yazmadım değil mi? Erkekler de colorblock trend! Bir çok tasarımcının ve markanın koleksiyonunda renk var. Hatta gidip görebileceğiniz yer olarak Zarayı önere bilirim. Zaten mağazaya girdiğiniz de ne bu renk cümbüşü? Diyeceksiniz. Şaşırmayın color block dedim ya... :)

Yeni trendimiz hakkında şöyle bir street style yaptım da gayet düzgün ve güzel stylish hanımlar var. :)
Fotoğraflar:dudu90,chase the glaze,elle,Fashion Gone Rague
Bu yazının erkek versiyonu da gelecek,yakındır...